Sırça Köşk 📖📚 🏚️

in #hive-1240652 years ago

Hello dear friends, it is not snowing here, but the weather is very cold, I hope we will finish this year by seeing snow. Today I would like to tell you a little about the event we held in December and the book I won. I would like to win this award in the events we will do in the coming months. I would like to thank my friend @bilgin70 who gave the book as a gift beforehand.😊 I would like to say that the selection of books is great. The reason why I mentioned the book so late was that the book I read before was a thick book and it was finished late. Finally, I finished this meaningful book and found the time to share it with you. The author of the book is Sabahattin Ali. Sabahattin Ali is known for his novels, short stories and poems. I mostly read his stories and novels, because he adds immersion to the book thanks to his sensitivity in reflecting the details of the relationship between event, place and time, and the solidity of the plot. Sırça Köşk consists of short stories and short stories. The author tells the story of a woman who has surrendered to her fate, in her story Cankurtaran, which is my favorite, and frankly, emotionally influencing at the end:

Merhabalar sevgili arkadaşlar, kar yağmıyor buralarda fakat havalar çok soğuk umarım kar görerek bu seneyi bitiririz. Bugün size Aralık ayında yaptığımız etkinlikten, kazandığım kitap hakkında biraz bahsetmek istiyorum. Önümüzdeki aylarda yapacağımız etkinliklerden de bu ödülü kazanmak isterim. Öncesinde kitabı hediye eden @bilgin70 arkadaşıma teşekkür ediyorum.😊 Kitap seçimi harika olduğunu belirtmek isterim. Kitaptan bu kadar geç bahsetmemin sebebi öncesinde okuduğum kitabın kalın bir kitap olması ve geç bitmişolmasıydı. Nihayet bu anlamlı kitabı bitirdim ve sizlerle de paylaşma vakti buldum.
Kitabın yazarı Sabahattin Ali' dir. Sabahattin Ali roman, öykü, şiir yazılarıyla bilinir. Ben en çok öykü ve romanlarını okuyorum, çünkü olay, yer ve zaman ilişkisindeki ayrıntıları yansıtmada gösterdiği hassasiyet ve olay örgüsündeki sağlamlık sayesinde kitaba sürükleyicilik katıyor. Sırça Köşk kısa kısa hikaye ve öykülerden oluşmaktadır. Benim en beğendiğim, açıkçası sonunda insanı duygusal açıdan etkileyen Cankurtaran adlı öyküsünde yazar, kaderine boyun eğmiş bir kadının hikayesini anlatıyor:

!

In one of the Anatolian villages, a couple went to a midwife for giving birth. Unable to give birth, Asiye is waiting for her, with no cure for her pain. The midwife of the village could not find a solution, so she called the midwife of the neighboring village. Asiye's husband, İbrahim, was waiting in despair. The midwife of the neighboring village could not give birth either. The midwives of the village say that İbrahim should take Asiye to the city, otherwise both the baby and the mother will die. İbrahim throws a quilt on the ox cart and sets out with Asiye. When he arrived at the hospital in the morning, his hope was broken. Because he did many surgeries even though he did not have the space, Doctor Mutena, the owner of the private practice in the city, said that he could not do the surgery because he was complained by the Lifeguard. No matter how much he begs and burns, he can't convince the doctor, even though he says he has no money to pay there. Then İbrahim takes Asiye to the lifeguard. But this doctor also demands a lot of money. He signs a paper with the doctor and tells them to take Asiye into surgery immediately, sell one of the oxen and return.

Anadolu köylerinden birinde bir çift doğum için köylerinden ebeye gitmişler. Doğumunu bir türlü gerçekleştiremeyen Asiye, can acısından dermanı kalmamış halde öylece beklemekte. Köyün ebesi bir çare bulamamış, komşu köyün ebesini de çağırtmıştır. Asiye'nin kocası İbrahim ise, çaresizlikle bekliyormuş. Komşu köyün ebesi de doğumu gerçekleştirememiştir. Köyün ebeleri İbrahim'in, Asiye' yi şehire götürmesi gerektiğini, yoksa bebeğin de anasının da öleceğini söylerler. İbrahim de öküz arabasına yatak yorgan atarak Asiye'yle birlikte yola çıkar. Sabaha karşı hastaneye vardığında ise ümidi iyice kırılmıştır. Çünkü alanı olmadığı halde birçok ameliyat yaptığı için daha önceden şehirdeki özel muayenehanenin sahibi, Doktor Mutena, Cankurtaran tarafından şikayet edildiğinden, ameliyat yapamayacağını söyler. Ne kadar yalvarıp yakarsa, oraya verecek parası olmadığını söylese de, doktoru ikna edemez. Bunun üzerine İbrahim, Asiye 'yi cankurtarana götürür. Fakat bu doktor da çok para istemektedir. Doktorla bir kağıt imzalayarak Asiye'yi hemen ameliyata almalarını, öküzlerden birini satıp döneceğini söyler.

When he returns, he learns that his baby has died and that his wife is fine. But the doctor also asks for money for removing the dead baby. İbrahim sells the other ox, the car, and even the quilt inside, but cannot complete the money. The lifeguard does not give Asiye to İbrahim either. He employs Asiye in her own hospital, as she is sick. At night, he begins to sleep on the floor on a dirty mattress. İbrahim is constantly going back and forth, doing his best to get his wife. But the doctor does not give Asiye. İbrahim gives up on Asiye and says there is another woman in the village, do whatever you want and leaves. Hearing these, Asiye runs away from the hospital crying in the middle of the night and goes to the village barefoot. He cries and repeats Ibrahim's words: "Is there no wife for me in the village?" Meanwhile, blood is pouring from his wound. When the villagers found him in the morning, he was already dead. There are so many good stories in the book. I would recommend it to my friends who love to read. See you in my next post, stay safe.🌸

Döndüğünde bebeğinin öldüğünü, karısının ise iyi olduğunu öğrenir. Fakat doktor ölü bebeği çıkardığı için de ayrıca para istemektedir. İbrahim diğer öküzü, arabayı ve hatta içindeki yatak yorganı da satar ama parayı tamamlayamaz. Cankurtaran da Asiye'yi İbrahim'e vermez. Asiye'yi hasta hâliyle kendi hastanesinde çalıştırır. Geceleri ise pis bir döşekte yerde yatmaya başlar. İbrahim sürekli gidip gelmekte, karısını almak için elinden geleni yapmaktadır. Fakat doktor Asiye'yi vermez. İbrahim'de Asiye'den vazgeçip köyde başka kadın var ne yaparsan yap der ve çıkar. Bunları duyan Asiye, gece yarısı ağlayarak hastaneden kaçar ve yalınayak köyün yolunu tutar. Bir yandan ağlayıp, bir yandan İbrahim'in sözlerini tekrar etmektedir: “Bana köyde karı mı yok ?" Bu sırada açılan yarasından oluk oluk kan akmaktadır. Sabaha karşı köylüler onu bulduğunda, çoktan ölmüştür.

Kitapta böyle bir sürü güzel hikaye mevcut. Kitap okumayı seven arkadaşlara tavsiye ederim. Bir sonraki postumda görüşmek üzere sağlıcakla kalın.🌸

Sort:  

Okuduğunu görmek beni çok mutlu etti. 🙂
Hikayeleri çok güzel özetlemişsin. Yarışmadaki başarından dolayı tekrardan tebrik ederim 🙂

Kitap için, tekrar teşekkür ederim 😊 elimden geldiğince çabaladım:D

Paylaştığınız hikayeyi okuduğumda gerçekten içim cız etti. @bilgin70 yine güzel bir kitap seçmiş. Umarım yeni ayların birinde ben de kazanırım kitap ödülünü 😂

Bende üzülmüştüm, hepsi üzücü değil ama çok güzel hikayeler mevcut 😅📖

Kanka sen zaten ilk aydan kazandın. :))
Uygun zamanı bekliyorum sadece, sürpriz olsun 😀

Congratulations @catslovers! You have completed the following achievement on the Hive blockchain And have been rewarded with New badge(s)

You received more than 10000 upvotes.
Your next target is to reach 15000 upvotes.

You can view your badges on your board and compare yourself to others in the Ranking
If you no longer want to receive notifications, reply to this comment with the word STOP

Check out our last posts:

Hive Power Up Month Challenge - January 2023 Winners List
Be ready for the February edition of the Hive Power Up Month!
Hive Power Up Day - February 1st 2023
The Hive Gamification Proposal
Support the HiveBuzz project. Vote for our proposal!