Hello everyone on a sunny Saturday. It has been overcast in Istanbul for a few days and we have been longing for the sun. I hope the weather will be like this for a few more days.
Today, I will share Kınalı Island, one of the four islands of Istanbul that I visited in the summer. My dear friend @mttok came to Istanbul for a trip in the summer and we had a good time with him. We also visited the islands with him. I thank him again for his visit and send him greetings. 🙂
Güneşli bir cumartesi gününden herkese merhaba. Cümleye özellikle bu şekilde başlamak istedim. Birkaç gündür İstanbul'da havalar kapalıydı ve güneşe hasrettik. Umarım birkaç gün daha havalar bu şekilde seyreder.
Bugün, yazın gezdiğim İstanbul'un dört adasından birisi olan Kınalı adayı paylaşacağım. Değerli dostum @mttok yazın İstanbul'a gezmeye gelmişti kendisiyle güzel vakitler geçirmiştik. Adalarıda kendisiyle birlikte gezmiştik. Kendisine ziyaretinden dolayı tekrardan teşekkür ediyor, selamlarımı iletiyorum. 🙂
The day before we went to the islands, we met with @mttok in the evening, got up early in the morning, had a nice breakfast and went to Kadıköy beach. Then we took the ferry and reached our first stop, Kınalıada. Although the ferry ride was a bit long, we enjoyed the view and took plenty of photos.
When we saw people swimming in the sea before we set foot on the island, we reproached ourselves that we should have come prepared 🙂
Adalara gitmeden önceki gün akşam @mttok ile buluşup sabahın erken saatlerinde kalkıp güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra Kadıköy sahile gittik. Ardından vapura binip ilk durağımız olan Kınalıada'ya ulaştık. Her ne kadar vapur yolculuğu biraz uzun olsa da manzaranın tadını çıkarıp bol bol fotoğraf çektik.
Adaya ayak basmadan önce denize giren insanları görünce keşke hazırlıklı gelseydik diye kendimize sitem ettik. 🙂
Before we started to visit, we made a list of the places worth seeing on the islands and started to visit. First, we walked along the coast and then we passed through colorful, flamboyant and authentic houses. The flowers and gardens in front of the houses offered a visual feast to the visitors. I can say that everywhere we stepped was perfect.
Gezmeye başlamadan önce adalarda görülmeye değer yerlerin listesini yapıp gezmeye başladık. İlk olarak sahil boyundan yürüdük ardından renkli, gösterişli bir o kadar da otantik evlerin arasından geçtik. Evlerin önündeki çiçekler, bahçeler ziyaretçilerine görsel şölen sunuyordu. Adım attığımız her yer mükemmeldi diyebilirim.
After visiting the interior of the island in general terms, we headed towards the Surp Krikor Lusavoriç church. Before entering through the outer gate, we were greeted by the attendant and given the necessary information. He also gave general information about the church. After visiting the interior, we chatted with the attendant outside for a while and left the church. I can say that I especially liked the architectural structure.
Adanın iç kısmını genel hatlarıyla gezdikten sonra Surp Krikor Lusavoriç kilisesine doğru yol aldık. Dış kapıdan giriş yapmadan önce bizi görevli karşıladı ve gerekli bilgilendirmeleri yaptı. Ayrıca kilise hakkında genel bilgilendirmede bulundu. İç kısmı gezdikten sonra dışarda görevli ile bir süre muhabbet ettik ve kiliseden ayrıldık. Özellikle mimari yapısını çok beğendim diyebilirim.
If I remember correctly, we had lunch in Kınalıada. Since we were going to visit the other islands, we headed to the harbor without wasting too much time and took the ferry to Burgazada. I will try to share this island in the next post. This is what I remember from Kınalıada in general. I definitely recommend you to visit the islands. See you soon
Yanlış hatırlamıyorsam öğlen yemeğini Kınalıada'da yedik. Diğer adaları da gezecek olduğumuz için çok fazla vakit kaybetmeden limana doğru yol aldık ve vapurla Burgazada'ya geçtik. Diğer postta bu adayı paylaşmaya çalışacağım. Kınalıada'dan genel olarak aklımda kalanlar bu şekilde. Adaları muhakkak gezmenizi tavsiye ederim. Görüşmek üzere.